Elektrikli Araçlar Piyasayı Nasıl Domine Ediyor: Sürdürülebilir Geleceğimiz
“Elektrikli Araçlar Piyasayı Nasıl Domine Ediyor: Sürdürülebilir Geleceğimiz” adlı makalemizde, elektrikli araçların otomobil endüstrisinde nasıl etkin bir rol oynamaya başladığını ve bu araçların pazar dinamikleri üzerindeki sürekli artan etkisini inceliyoruz. Dünya genelinde satış trendlerinden çevresel etkilere, devlet teşviklerinden tüketici algılarına kadar her yönüyle ele alınmaktadır.
Son yıllarda sürdürülebilir bir geleceğe adım atma arzusu, elektrikli araçlar terminolojisinin otomotiv sektörünün parlayan yıldızı haline gelmesini sağladı. Bu dinamik segment, gelişen teknolojileri ve çevre dostu yaklaşımlarıyla piyasa dinamiklerini cesurca şekillendiriyor. Klasik yakıt sistemi ile çalışan araçların karşısında yükselen elektrikli modeller, hem tüketici tercihlerindeki değişimi hem de otomotiv devlerinin vizyonunu yeniden tanımlıyor. Eğilimler ve istatistikler kişisel ulaşımda uzun vadeli dönüşümü gözler önüne sererken, elektrikli araçların piyasayı nasıl domine edebileceğine dair argümanlar güç kazanıyor. Bu kapsamda, karbon ayak izimizi azaltma, altyapı ihtiyaçları ve devlet teşvik politikalarının tüm bu süreçteki rollerini irdeleyeceğiz.
Elektrikli Araçların Yükselişi ve Piyasadaki Güçleri
Son yıllarda, enerji verimliliği ve çevre dostu çözümlere duyulan ihtiyaç ile birlikte, ELEKTRİKLİ ARAÇLAR otomotiv sektöründe dikkat çekmeye başladı. Elektrikli araçlar, sürdürülebilirlik adına önemli bir adım olduğundan, geleneksel yakıtlı araçlara güçlü bir alternatif olarak piyasada güçlerini artırıyor.
- Enerji Verimliliği: Elektrikli araçlar, içten yanmalı motorlara göre daha verimli olduklarından dolayı enerji sarfiyatını azaltıyor.
- Çevre Dostu: Sıfır emisyon özelliği ile elektrikli araçlar, karbon ayak izini minimize etmekte büyük rol oynuyor.
- Uzun Vadede Ekonomik: Yakıt giderlerinin yanı sıra, daha az hareketli parça içermeleri nedeniyle bakım maliyetleri de düşük oluyor.
Öte yandan, bu araçların piyasadaki etkilerini gözlemlediğimizde, birkaç önemli etken dikkat çekiyor:
- Artan Satış Rakamları: Küresel çapta, elektrikli araçların satış rakamları her geçen yıl artmaya devam ediyor. Özellikle Avrupa ve Asya piyasalarında ciddi bir yükseliş gözleniyor.
- Yatırım ve Destek: Devletler ve özel sektör, elektrikli araçlar ve altyapı geliştirmek için kayda değer yatırımlar yapıyor.
- Teknolojik İnovasyon: Batarya teknolojilerinden otomasyon sistemlerine kadar, elektrikli araçlarla ilgili teknolojide büyük gelişmeler yaşanıyor.
Bu dinamikler, elektrikli araçların sadece çevre dostu alternatifler olmakla kalmayıp, aynı zamanda geleneksel otomotiv pazarının da önemli oyuncuları haline geldiğini göstermekte. Nitekim, ELEKTRİKLİ ARAÇLAR pazarı belirleme gücünü her geçen gün daha da fazla artırıyor ve otomotiv dünyasında yeni bir dönemi temsil ediyor.
Dünya Genelinde Elektrikli Araç Satış Trendleri
Elektrikli araçlar (EV) giderek artan bir hızla otomotiv sektörünü şekillendiren bir güç haline geldi. Birkaç yıl öncesine kadar niş bir pazarda yer alırken, günümüzde ise ELEKTRİKLİ ARAÇLAR otomobil satışlarının önemli bir bölümünü oluşturuyor. Bu bölümde, dünya genelinde elektrikli araç satış trendlerine dair bilgiler sunacağız.
- Küresel Satış Figürleri: Yapılan araştırmalar gösteriyor ki, her yıl ELEKTRİKLİ ARAÇLARA olan talep artış gösteriyor. Örneğin, 2020 yılında global çapta satılan elektrikli araç sayısı bir önceki yıla göre önemli oranda yükselmiş durumda.
- Pazar Payı: Elektrikli araçların pazar payı, yıl bazında yükseliş göstermeye devam ediyor. Bazı bölgelerde, özellikle de Avrupa ve Çin gibi pazarlarda, elektrikli araçlar daha geniş bir pazar payına ulaşıyor.
- Bölgesel Farklılıklar: Elektrikli araç satış trendleri bölgesel olarak farklılık göstermektedir. Avrupa’da hükümetlerin sunduğu teşvikler ve çevre bilinci sayesinde elektrikli araçların popülerliği artarken, diğer bölgelerde çeşitli altyapı sorunları nedeniyle bu trend farklılık gösterebilmektedir.
- En Çok Satan Modeller: Tesla gibi markaların öncülük ettiği ELEKTRİKLİ ARAÇLAR pazarda belirgin bir konuma sahipken, geleneksel otomotiv üreticileri de kendi elektrikli araç modellerini piyasaya sürmeye başlamışlardır.
Bu büyüme eğilimi, hem teknolojik ilerlemelerin hem de hükümet politikalarının etkisi altında şekilleniyor. Önümüzdeki yıllarda, ELEKTRİKLİ ARAÇLAR’ın otomotiv sektöründeki hakimiyetini daha da güçlendirmesini bekleyebiliriz. Sonuç itibariyle, tüketicilerin çevreci araçlara yönelik artan ilgisi ve devletlerin sunduğu finansal teşvikler, elektrikli araç satış trendlerinin yükselmesine katkıda bulunan ana faktörler arasında yer alıyor.
Karşılaştırmalı Çalışma: Elektrikli Araçlar Versus Geleneksel Yakıtlı Araçlar
Elektrikli araçlar (EV) ve geleneksel yakıtlı araçlar arasındaki karşılaştırmalı çalışma, sürücülerin ve potansiyel araç alıcılarının karar verme süreçlerinde önemli bir rol oynar. Temel farklar, genellikle işletim maliyetleri, çevresel etki ve performans gibi faktörler üzerinden değerlendirilir. İşte bu iki araç tipinin karşılaştırılması:
- İşletim Maliyetleri:
- ELEKTRİKLİ ARAÇLAR: Daha düşük enerji maliyetleri ve bakım gereksinimleri nedeniyle uzun vadede daha hesaplıdır.
- Geleneksel Yakıtlı Araçlar: Yakıt fiyatlarındaki dalgalanmalar ve daha sık servis gereksinimleri nedeniyle işletim maliyetleri genellikle elektrikli araçlardan daha yüksektir.
- Çevresel Etki:
- ELEKTRİKLİ ARAÇLAR: Emisyon içermeyen sürüş deneyimi ile karbon ayak izini azaltırlar.
- Geleneksel Yakıtlı Araçlar: Yüksek CO2 emisyonları nedeniyle çevresel etkiye daha fazla katkıda bulunurlar.
- Performans:
- ELEKTRİKLİ ARAÇLAR: Anında tork sunarak hızlı ivmelenme sağlarlar, sessiz çalışma özellikleri mevcuttur.
- Geleneksel Yakıtlı Araçlar: Bazı modellerde yüksek performans sağlasalar da, ivmelenme EV’lerle kıyaslandığında genellikle daha yavaştır.
ELEKTRİKLİ ARAÇLAR ve geleneksel yakıtlı araçlar arasındaki bu karşılaştırmalı analiz, tüketicilere kendi ihtiyaçlarına ve önceliklerine göre en uygun araç tipini seçme konusunda yardımcı olmaktadır. Diğer bir yandan, bu karşılaştırma aynı zamanda araç üreticileri için de gelecekteki ürün geliştirme stratejilerini belirlemede kritik önem taşımaktadır.
Elektrikli Araç Teknolojisinin Gelişimi
Elektrikli araçlar (EV), son yıllarda otomotiv sektöründe önemli bir gelişim göstermişlerdir. Bu gelişimi anlamak için, teknolojik yenilikleri ve bunların ELEKTRİKLİ ARAÇLAR’ın performansına olan etkilerini yakından incelemek gerekiyor. İşte bu alandaki bazı önemli gelişmeler:
- Batarya Teknolojisi: Elektrikli araçların kalbi niteliğinde olan bataryalar, daha uzun ömür ve daha kısa şarj süresi sağlayacak şekilde hızla gelişiyor. Lityum-iyon bataryalar daha verimli hale getirilerek, menzil kaygısını büyük ölçüde azaltıyor.
- Şarj Altyapısı: EV’ler için şarj süresini azaltacak ve kullanım kolaylığını artıracak yeni şarj teknolojileri geliştirilmekte. Kablosuz şarj matları ve hızlı şarj istasyonları sayesinde kullanıcı deneyimi iyileşiyor.
- Yazılım Güncellemeleri: Elektrikli araçlar yazılım güncellemeleri ile sürekli iyileştirilmekte ve bu sayede araçlar uzaktan güncellenerek yeni özelliklere kavuşabiliyorlar.
- Sürücü Destek Sistemleri: Otonom sürüş teknolojisi ile birlikte artan sürücü destek sistemleri, elektrikli araçları daha güvenli ve kullanımı daha kolay hale getiriyor.
- Enerji Geri Kazanımı: Rejeneratif frenleme teknolojisi ile birlikte, araçlar fren yaparken kaybettikleri enerjiyi bataryaya geri kazandırarak menzil artışı sağlıyorlar.
Bu teknolojik ilerlemeler, ELEKTRİKLİ ARAÇLAR’ın hem ekolojik hem de ekonomik avantajlarını iyileştirmekte, ve bu da onları daha cazip bir seçenek haline getirmektedir. Özellikle batarya maliyetlerinin düşmesi, menzilin artması ve şarj altyapısının geliştirilmesi, elektrikli araçları geleneksel yakıtlı araçlara kıyasla rekabetçi bir alternatif yapmakta ve bu alandaki progressif gelişmelere zemin hazırlamaktadır.
Elektrikli Araçlar için Altyapı ve Şarj İstasyonlarının Önemi
Günümüzde elektrikli araçlar (EV) sadece bir moda değil, çevreci bir yaşam tarzının ve teknolojik evrimin bir göstergesi. Elektrikli araçların yaygınlaşmasıyla beraber, bu araçların en kritik ihtiyaçlarından biri olan şarj istasyonu ve altyapı hizmetleri ağı da hızla gelişmekte. Peki bu altyapı neden bu denli önemli?
- Kullanım Kolaylığı: ELEKTRİKLİ ARAÇLAR, konforlu bir sürüş deneyimi sunarken, kullanıcıların şarj noktalarını kolayca bulabilmesi önemlidir. Yeterli ve erişilebilir şarj istasyonlarının olmaması sürücüler için ciddi bir engel teşkil edebilir.
- Menzil Kaygısı: Şarj infrastrukturunun genişliği, elektrikli araç sahiplerinin ‘menzil kaygısı’ olarak adlandırılan, şarjın bitme endişesini hafifletir.
- Hızlı Şarj İmkanları: Hızlı şarj istasyonları, özellikle uzun yolculuklar sırasında EV sürücülerine büyük kolaylık sağlar. Hızlı şarj altyapısının geliştirilmesi, elektrikli araçların kullanımını daha da pratik hale getirir.
Şu bir gerçek ki, elektrikli araçlar için sağlam bir altyapı ve şarj istasyonu ağının kurulması, bu araçların piyasada daha etkin bir şekilde yer almasını sağlayacak ve potansiyel kullanıcılar için güvenli bir geçişi garanti edecektir. Sürdürülebilir bir geleceğin kapılarını aralayan ELEKTRİKLİ ARAÇLAR, ancak gerekli altyapı desteğiyle tam anlamıyla fonksiyonel hale gelebilir.
Bu bağlamda, uygun yerleşim planlaması ve teknolojik yatırımlarla şarj istasyonlarının sayısının artırılması ve erişilebilir olması, elektrikli araçların geleceğini büyük ölçüde etkileyecektir. Devletlerin ve özel sektörün bu konuda atacağı adımlar, ELEKTRİKLİ ARAÇLAR’ın yaygınlaşmasında temel bir faktör olarak ön plana çıkmaktadır.
Çevresel Etki: Elektrikli Araçlar ve Karbon Ayak İzimiz
Zamanımızın en ciddi sorunlarından biri, iklim değişikliği ve küresel ısınmadır. Bu bağlamda, elektrikli araçlar (EV) çevresel etkilerini azaltma potansiyeli ile öne çıkmaktadır. Elektrikli araçların çevreye olan katkıları saymakla bitmez; ancak onların karbon ayak izi üzerindeki etkisi en dikkat çeken yönlerinden biridir. İşte bu yönüyle elektrikli araçların çevresel etkilerine dair bazı bilgiler:
- Sıfır Egzoz Emisyonu: Elektrikli araçlar, geleneksel içten yanmalı motorlu araçlara kıyasla işletme sırasında hiç CO2 emisyonu yaymazlar. Bu, özellikle şehir içi hava kalitesinin iyileştirilmesine büyük katkıda bulunur.
- Yenilenebilir Enerji Kullanımı: ELEKTRİKLİ ARAÇLAR, şarj edilmek için elektrik kullanır ve bu elektrik yenilenebilir kaynaklardan (güneş, rüzgar gibi) sağlandığında, araçların çevresel etkisi daha da düşer.
- Enerji Verimliliği: Elektrik motorları içten yanmalı motorlara göre daha verimli çalışır. Bu da elektrikli araçların, enerjinin daha azını kullanarak daha fazla kilometre kat etmelerini sağlar.
Bununla birlikte, elektrikli araçların çevresel etkileri tamamen pozitif değildir. Pil üretimi ve atık yönetimi gibi konularda da sürdürülebilir çözümler geliştirilmesi gerekmektedir. Ancak genel olarak baktığımızda, ELEKTRİKLİ ARAÇLAR karbon ayak izimizin azaltılmasında önemli bir rol oynamaktadır.
Bunlara ek olarak, elektrikli araç kullanımının yaygınlaşması sayesinde fosil yakıt tüketiminin azalması ve dolayısıyla sera gazı emisyonlarının düşmesi beklenmektedir. Özellikle devlet teşviklerinin ve sürdürülebilir enerji politikalarının artması ile ELEKTRİKLİ ARAÇLARIN çevresel etkileri daha da olumlu hale gelecektir.
Devlet Teşvikleri ve Elektrikli Araç Pazarını Şekillendiren Politikalar
Elektrikli araçlar (EV) piyasası, devletlerin sunduğu teşviklerle birlikte ivme kazanmaya devam etmektedir. ELEKTRİKLİ ARAÇLAR sahibi olmak isteyen tüketiciler için birçok hükümet, finansal avantajlar ve destekleyici politikalar uygulamaktadır. Bunlar, EV pazarının gelişimini doğrudan etkileyen faktörlerden bazılarıdır.
- Vergi İndirimleri ve Muafiyetler: Birçok ülke, ELEKTRİKLİ ARAÇLAR almak isteyen kullanıcılara özel vergi indirimleri sağlamaktadır. Bu sayede araçların ön saflarda yer alması ve cazip hale gelmesi amaçlanmaktadır.
- Hibe ve Sübvansiyonlar: Hükümetler, satın alma maliyetlerini düşürmek için doğrudan finansal destek ya da sübvansiyonlar sunmaktadır. Bu teşvikler, EV’lerin toplam satın alma fiyatını önemli ölçüde azaltabilmektedir.
- Şarj İstasyonları için Yatırımlar: ELEKTRİKLİ ARAÇLAR için gerekli altyapının genişletilmesine yönelik olarak, devlet destekli şarj istasyonlarının kurulması ve geliştirilmesine yatırım yapılmaktadır.
- Ulaşımda Sürdürülebilirlik Politikaları: Düşük emisyonlu veya sıfır emisyon üreten araçlara geçişi hızlandırmak için çeşitli ulaşım politikaları hayata geçirilmektedir.
Bu politikalar, ELEKTRİKLİ ARAÇLAR pazarının genişlemesine ve çevre dostu ulaşım araçlarının benimsenmesine doğrudan katkıda bulunmaktadır. Tüketicilerin artan çevre bilinci ve yaşam kalitesini iyileştirme arzusuyla birleştiğinde, devlet teşvikleri, geleceğin mobilite çözümlerine yönelik güçlü bir ivme yaratmaktadır. Sonuç olarak, ELEKTRİKLİ ARAÇLAR sayesinde, hem sürdürülebilir bir geleceğe doğru adımlar atılması hem de enerji tüketiminin etkin bir şekilde yönetilmesi mümkün hale gelmektedir.
Otomotiv Devlerinin Elektrikli Araçlara Yönelik Stratejileri
Otomotiv sektöründe lider konumda bulunan şirketler, elektrikli araçlar söz konusu olduğunda benimsedikleri stratejilerle fark yaratıyorlar. Her geçen gün artan çevre bilinci ve sürdürülebilirlik ihtiyacı, bu devleri ‘ELEKTRİKLİ ARAÇLAR’ segmentine ciddi yatırımlar yapmaya yönlendiriyor. İşte bu alanda öne çıkan bazı stratejik yaklaşımlar:
- Araştırma ve Geliştirme (Ar-Ge): Otomotiv üreticileri, elektrikli araç teknolojilerini geliştirmek için Ar-Ge çalışmalarına önemli bütçeler ayırıyorlar. Bu sayede batarya ömründen, motor verimliliğine kadar pek çok alanda ilerlemeler kaydediyorlar.
- Çeşitlilik ve Yenilik: Farklı tüketici segmentlerini hedef alarak, küçük şehir araçlarından lüks SUV’lere kadar geniş bir elektrikli araç portföyü oluşturuyorlar.
- Ortaklıklar ve İş Birlikleri: Rekabet avantajı elde etmek ve teknoloji paylaşımını sağlamak için diğer otomotiv firmaları veya teknoloji şirketleriyle iş birlikleri yapılıyor.
- Sürdürülebilir Üretim Süreçleri: Elektrikli araçların üretiminde çevre dostu malzemeler kullanılıyor ve enerji tasarrufu sağlayan üretim teknikleri tercih ediliyor.
- Pazarlama ve Farkındalık: ELEKTRİKLİ ARAÇLAR hakkında toplumsal farkındalığı artırmak için etkili pazarlama kampanyaları yürütülüyor. Bu kampanyalar, elektrikli araçların avantajlarını ön plana çıkarıyor.
- Müşteri Deneyimi ve Servis Ağları: Elektrikli araç kullanıcılarının ihtiyaçlarına cevap verebilmek adına, gelişmiş müşteri servisleri ve geniş şarj istasyonu ağları kuruluyor.
Bu sayede ELEKTRİKLİ ARAÇLAR, otomobil devlerinin stratejik planlarının merkezine yerleşmiş durumda ve gelecekte otomotiv pazarının önemli bir kısmını ele geçirecek gibi görünüyor. Bu stratejiler, sürdürülebilir bir gelecek ve daha temiz bir çevre hedefine katkıda bulunurken, aynı zamanda elektrikli araç pazarının büyümesine ivme kazandıran en önemli faktörler arasında yer alıyor.
Tüketici Algısı ve Elektrikli Araçlara Yönelik Talebin Artışı
Günümüzde ELEKTRİKLİ ARAÇLAR, çevre dostu oluşları ve işletme maliyetlerinin düşüklüğü ile tüketici algısında olumlu bir yere sahiptir. İnsanlar artık sürdürülebilir çözümlere daha fazla önem vermekte ve bu da elektrikli araçların popülerliğini artırmaktadır. Elektrikli araçlara yönelik talebin artmasının başlıca nedenlerini şu şekilde sıralayabiliriz:
- Çevreye Duyarlılık: Küresel ısınma ve çevre kirliliği konusundaki farkındalık, insanları karbon salınımını azaltan elektrikli araçlara yönlendiriyor.
- Uzun Vadede Tasarruf: Elektrikli araçlar, geleneksel fosil yakıtlı araçlara göre çok daha az bakım gerektiriyor ve kilometre başına enerji maliyetleri daha düşük.
- Hükümet Destekleri: Birçok hükümet, ELEKTRİKLİ ARAÇLAR satın almak ve kullanmak için cazip teşvikler ve vergi indirimleri sunuyor, bu da tüketiciler için ekonomik bir avantaj sağlıyor.
- Teknoloji Gelişimleri: Batarya teknolojilerinde ve şarj altyapısındaki gelişmeler, elektrikli araçların menzil sorununu azaltıyor ve kullanım kolaylığını artırıyor.
Ayrıca, elektrikli araçların tasarım ve performansındaki ilerlemeler, geleneksel yakıtlı araçlarla rekabet edebilecek seviyeye ulaşmasını ve hatta bazı özelliklerde üstün olmasını sağlıyor. Tüketiciler arasında yükselen bu bilinç ve talep doğrultusunda, otomotiv üreticileri de elektrikli araç yelpazesini genişletmeye devam ediyor. Sonuç olarak, elektrikli araçlar otomotiv sektöründe giderek daha belirgin bir şekilde kendine yer buluyor ve sürdürülebilir ulaşımın geleceğini şekillendiriyor.
Sıkça Sorulan Sorular
Elektrikli araçlar neden giderek daha popüler hale geliyor?
Elektrikli araçlar, fosil yakıtlı araçlara göre daha çevre dostu oldukları için popülerlik kazanmaktadır. Bu araçlar, egzoz emisyonu üretmezler, bu da hava kirliliği ve sera gazı emisyonlarını azaltmalarına olanak tanır. Ayrıca, elektrikli motorların verimliliği yüksek olduğu ve daha az hareketli parça içerdiği için bakım maliyetleri genellikle daha düşüktür. Yenilenebilir enerji kaynaklarından üretilen elektrikle çalıştırıldığında sürdürülebilir bir ulaşım alternatifi oluştururlar.
Elektrikli araçlar benzinli araçlara kıyasla ne gibi avantajlar sunar?
Elektrikli araçlar, sıfır egzoz emisyonu, düşük işletme costlari ve sessiz çalışma gibi birçok avantaj sunar. Benzinli araçlara kıyasla daha az mekanik bileşen içerdikleri için arıza oranları daha düşüktür ve dolayısıyla bakım masrafları azalır. Ayrıca, elektrik fiyatlarını benzine kıyasla daha kararlı ve genellikle daha ucuzdur. Bunun yanı sıra hükümetler tarafından sunulan teşvikler ve daha yeşil bir gezegen için duyulan toplumsal sorumluluk, elektrikli araçların tercih edilme sebepleri arasındadır.
Elektrikli araç satın almanın çevresel etkileri nelerdir?
Elektrikli araçların en büyük çevresel etkisi, hava kalitesinin iyileştirilmesine katkıda bulunmalarıdır. Sıfır egzoz emisyonu sayesinde, havadaki zararlı partiküllerin ve sera gazı miktarının azaltılmasına yardımcı olurlar. Ayrıca, yenilenebilir enerji kullanımını teşvik eden altyapı gelişmeleri ile birlikte iklim değişikliğiyle mücadele etmede önemli bir rol oynarlar. Ancak, elektrikli araçların bataryalarının üretimi ve sonrasında geri dönüşümü de önemli çevresel etkiler yaratabilir, bu nedenle sürdürülebilir madencilik ve geri dönüşüm uygulamalarının geliştirilmesi gereklidir.
Elektrikli araçların ömrü benzinli araçlar kadar mıdır?
Elektrikli araçların ömrü genellikle benzinli araçlara benzer ya da daha uzun olabilir. Elektrikli araçların motorları daha az hareketli parça içerdiği için daha az aşınır ve daha az bakım gerektirir. Ancak, elektrikli araçların pil ömrü üzerinde en büyük etkiye sahip olan faktördür. Günümüzde elektrikli araç bataryaları ortalama olarak 8 ila 10 yıl arasında bir ömre sahiptir ve teknoloji geliştikçe bu süre artmaktadır. Batarya değişimi genellikle pahalı olabilir, fakat doğru bakımla ömürleri uzatılabilir.
Elektrikli araç altyapısı Türkiye’de yeterli mi?
Elektrikli araçların yaygınlaşması için gerekli olan şarj istasyonları ve diğer altyapı unsurları Türkiye’de giderek artmaktadır. Ancak, bu altyapının yeterliliği konumunuza ve seyahat alışkanlıklarınıza bağlı olarak değişebilir. Büyük şehirlerde ve ana karayolları üzerindeki noktalarda şarj istasyonları daha yaygınken, kırsal bölgelerde bu tür imkanlar sınırlı olabilmektedir. Türkiye, elektrikli araç altyapısını geliştirmek için çalışmalarına devam etmekte ve devlet tarafından desteklenen çeşitli teşvikler sayesinde bu altyapı her geçen gün iyileşmektedir.